34- Kısas Yapma Hakkı
Olup da Affedenin Fazileti ve Diyet Alan Kimse
1. Enes
- - (-)
17063 (1)- Enes der ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine kısas hakkında arz edilen
her davada mutlaka affetmeyi emretti (teşvik etti)."
[Sahih]
Diğer tahric: Ebu Davud,
diyat 4/169 (4497), Nesai, kasame 8/38 (2784) ve İbn Mace 2/898 (2692) rivayet
ettiler.
17064 (2)- Enes
bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine kısas
hakkında arz edilen bütün davalarda mutlaka affetmeyi emretti (teşvik
etti)."
[Sahih]
İbn Bekr: "Ben bu
hadisi Enes'ten bildirirdim" dedi. Ona: "Bunun Enes'ten olduğu
hakkında bir şüphe yok" dediklerinde: "Ben bunun ancak Enes'ten rivayet
edildiğini biliyorum" karşılığını verdi.
2. Ebu'd-Derda
- - (-)
17065 (1)- Ebu's-Sefer
der ki: Kureyşli bir adam Ensar'dan bir kişinin dişini kırdı ve Muaviye'nin
yanında davalaştılar. Kureyşli: "Bu adam (kısas olarak) benim dişimi
kırmak istiyor" deyince, Muaviye: "Hayır, onu razı edeceğiz"
karşılığını verdi. Ensarlı kısasta ısrar edince, Muaviye: "Hasmınla ne
halin varsa kendin hallet" dedi. Ebu'd-Derda orada oturmaktaydı ve şöyle
dedi: "Ben, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: ''Vücudunun
herhangi bir yerinden (başkası tarafından) yaralanan ve bu yaralanmasını
(kısastan vazgeçerek) tasadduk eden hiç kimse yoktur ki, Allah onu bu
bağışlamasıyla bir derece yükseltmesin ve onun bir günahint bağışlamaSIn''
buyurduğunu işittim." Ensarlı: "Sen bunu bizzat Resulullah'tan mı
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) işittin?" dediğinde: "Evet, ben bunu
kulaklarımla işittim ve kalbimle ezberledim" karşılığını verdi. Bunun
üzerine Ensarlı adamı affetti.
[Sahih]
Diğer tahric: Buhari 10/103
(5640) ve Müslim, birr 1991 (2572) rivayet ettiler.
3. Ubade b. es-Samit
- - (-)
17066 (1)- Ubade b.
es-Samit der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
''Vücudunun herhangi bir yerinden (başkası tarafından) yaralanan ve bu
yaralanmasını (kısastan vazgeçerek) tasadduk eden hiç kimse yoktur ki, Allah
tasadduk ettiği kadar günahını affetmiş olmasın.''
9743 (l)'de tekrar
etmiştir.
4. Allah Resulü'nün
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ashabından Biri
- - (-)
17067 (1)- Allah Resulü'nün
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabndan bir adamın bildirdiğine göre Allah
Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kim vücudunun herhangi bir yerinden
(başkası tarafından) yaralanır ve onu Allah'a havale ederse bu davranışı
kendisi için kefaret olur'' buyurmuştur.
[Hasen]
5. Damira b. Sa'd
- - (-)
17068 (1)- Urve b.
Zübeyr, Huneyn savaşında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte
olan babası Damayra'dan ve dedesinden bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) bize öğle namazını kıldırdı ve bir ağacın gölgesine gidip oturdu. Bu
Huneyn'de olmaktaydı. Akra b. Habis ve Gatafanların başkanı olan Uyeyne b. Hısn
b. Huzeyfe b. Bedr kalkıp Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına
vardılar. Uyeyne b. Hısn, öldürülmüş olan Adbat el-Eşcai'nin kanına karşılık
kısas istiyor, Akra' b. Habis ise Hındıf adına Muhallem b. Cessame'yi
savunuyordu. Bu şekilde husumet Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
yanında devam etti. Biz de dediklerini işitiyorduk. Uyeyne'nin: "Ey
Allah'ın Resulü! Vallahi, onun kadınlarına benim kadınlarımın tattığı acıyı
tattırmadan onları bırakmam" dediğini işittik. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Hayırl diyet olarak bu seferimiz sırasında elli (deve),
dönüşümüzde elli (deve) alacaksınız'' buyurdu. Uyeyne b. Hısn, bu teklifi kabul
etmiyordu. Bunun üzerine Leys kabilesinden kendisine Mükeytil denilen kısa
boylu tombul bir adam kalkıp: "Ey Allah'ın Resulü! Doğrusu, ben,
İslamiyetin ilk günlerinde öldürülen bu kimseye, suya giden bir koyun
sürüsünden başka bir misal bulamıyorum. Önde gelen koyunun vurulması,
arkadakilerin de ürkmesine sebep olur. Sen bugün (caydırıcı olması için)
kısasla hüküm ver ve istersen yarın bunu değiştir(ip diyet üzerine hüküm
kıl)" dedi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini kaldırıp:
''Hayır! diyet olarak bu seferimiz sırasında elli (deve), dönüşümüzde elli
(deve) alacaksınız'' buyurdu. Bunun üzerine diyeti kabul ettiler. Sonra
oradakiler: "Arkadaşınız (katil) nerededir? (Gelse de) Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ona bağışlanma dilese" dediler. Bu sırada esmer, etine
dolgun, uzun boylu, üzerinde yeni bir giysi olan ve öldürülmek için hazırlanmış
olan biri Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in önünde oturdu. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Adın nedir?'' diye sorunca: "Muhallem
b. Cessame" cevabını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini
kaldırıp: ''Allahım! Muhallem b. Cessame'yi bağışlama'' diye dua etti. Muhellem
giysisinin ucuyla gözyaşlarını silerek kalktı. Biz kendi aramızda: "Umarız
ki Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona bağışlanma dilemiştir"
diyorduk. Ancak Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) görünen
(işittiğimiz) budur.
[Sahih]
17069 (2)-Z Urve b. Zübeyr
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Huneyn savaşında
bulunan babam ve dedem şöyle anlattılar:
"Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize öğle namazını kıldırdı ve bir ağacın
gölgesine gidip oturdu. Ekr'a b. Habis ve Uyeyne b. Hısn b. Bedr kalkıp Allah
Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına vardılar. Kays kabilesinin
başkanı olan el-Eşcai Amir b. Adbat'ın kanına karşılık kısas istiyordu. Akra'
b. Habis ise Hındıf adına Muhallem b. Cessame'yi savunuyordu. Bu şekilde
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanında davalaştılar. Biz
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Diyet olarak bu seferimiz
sırasında elli (deve), dönüşümüzde elli (deve) alacaksınız'' buyurduğunu
işittik. Uyeyne ise: "Ey Allah'ın Resulü! Vallahi, onun kadınlarına benim
kadınlarımın tattığı üzüntüyü tattırmadan onları bırakmam" dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır, diyeti alacaksınız''
buyurdu. Uyeyne bu teklifi kabul etmedi. Bunun üzerine Leys kabilesinden
kendisine Mükeytil denilen kısa boylu tombul bir adam kalkıp: "Ey Allah'ın
Resulü! Doğrusu, ben, İslamiyetin ilk günlerinde öldürülen bu kimseye, suya
giden bir koyun sürüsünden başka bir misal bulamıyorum. Önde gelen koyunun
vurulması, arkadakilerin de ürkmesine sebep olur. Sen bugün (caydırıcı olması
için) kısasla hüküm ver ve istersen yarın bunu değiştir(ip diyet üzerine hüküm
kıl)" dedi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini kaldırıp:
''Hayır! diyet olarak bu seferimiz sırasında elli (deve), dönüşümüzde elli
(deve) alacaksınız'' buyurdu. Diyeti kabul edinceye kadar onlara böyle dedi.
Diyeti kabul ettiklerinde oradakiler: "Arkadaşınız (katil) nerededir?
(Gelse de) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona bağışlanma dilese"
dediler. Bu sırada esmer, etine dolgun, uzun boylu, üzerinde yeni bir giysi
bulunan ve öldürülmek için hazırlanmış olan biri Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'in önünde oturdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona:
''Adın nedir?'' diye sorunca: "Ben Muhallem b. Cessame'yim" cevabını
verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üç defa: ''Allahım! Muhallemli
bağışlama, Allahım! Muhallemli bağışlamalı diye beddua etti. Muhellem
giysisinin ucuyla gözyaşlarını silerek kalktı. Biz kendi aramızda:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona bağışlanma diledi. Ancak
insanlardan bir kısmının kötülüğünü diğerleriyle savması için görünüşte öyle
yaptı" diyorduk.
[Sahih]
Diğer tahric: Ebu Davud,
diyat 4/169 (4503) ve İbn Mace, diyat 2/876 (2625) rivayet ettiler.